Geçmişten Günümüze Saç Ekiminin Tarihi

Geçmişten Günümüze Saç Ekiminin Tarihi

Her şeyin olduğu gibi elbette saç ekiminin de bir tarihi var. Saç ekimi ve saç ekiminin tarihi ile ilgiliyseniz bu makale size zamanda yolculuk ettirece ve tarih boyunca saç ekimi tedavilerinin nasıl uygulandığını sizlere açıklayacak.

Saç Ekiminin Tarihi

Saç ekimi, bir bilim olarak zaman içerisinde oldukça gelişmiş ve günümüzde kullanılan teknikler ile elde edilen sonuçlar bakımından mükemmel denilebilecek bir seviyeye ulaşmıştır. Bu alanda ilk girişimler hem insan hem de hayvan kılı nakli olarak saç ekiminin tarihi için bir başlangıç olan 18. ve 19. yüzyıllarında yapılmıştır. 

19. yüzyılda kafa derisinin cerrahi operasyonla yüzülerek başka bölge üzerine saç cerrahi aşılama yöntemi uygulanmıştır. Serbest greftlerin kullanımı ise yine 19. yüzyıla kadar uzanmaktadır.

Bilinen En Erken Nakil

Başarılı bir saç nakli için en eski kayıt, 1822 yılında Almanya’nın Wurzburg kentindeki bir tıp öğrencisi ve öğretmeni tarafından belgelenmiştir. Bu uygulamada saç, başın bir bölgesinden diğerine taşınmıştır. Bunu bir başarı olarak değerlendirip erkek tipi kellikten muztarip olan hastalara yardımcı olmayı istemiş olsalar da birkaç nakil deneyinden sonra, en az 1900'lere kadar saç ekiminin tarihi olmak üzere bu işlemden çok az söz edilmiştir.

J. Dieffenbach gerçekleştirdiği başarılı bir nakil ile saç ekiminin tarihi bakımından bilinen ilk doktordur. Üzerinde çalıştığı saç ekimi tedavileri, günümüzdeki saç ekimi işlemlerinden oldukça farklıydı. Deneylerinde, hayvan derileri ve tüyleri ile denemeler yaptıktan sonra kendi saçının bir kısmını koluna nakletmiştir. Böylece, bu alandaki ilk adımı atmıştır. Bu, saç ekiminin tarihi ele alındığında büyük bir adım olarak görülmelidir.

Kayıtlardaki en eski saç ekimi uygulamalarından biri ve saç ekiminin tarihi için başka önemli bir örnek ise Menahem Hodara’nın 1897'de kafa derisinin etkilenmemiş bölgelerinden alınan saçları, favus (bir tür mantar enfeksiyonu) sonucu kel kalan yara izlerine başarı ile nakletmesi gösterilebilir.

1930’larda Saç Ekiminin Tarihi

1930’lar, modern saç nakillerinin başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Bu dönem, 1939 yılında Japonya asıllı dermatolog Doktor Okuda tarafından geliştirilen bir süreç ile başlamıştır.

Dr. Okuda’nın saç ekiminin tarihi konuşulduğunda bilinen ikinci isim olduğunu da söyleyebiliriz. İlkel yöntemleri ile Dieffenbach'ın aksine, Dr. Okuda ilk modern saç ekimi prosedürünü başlatan kişi olarak kabul edilir.

Dr. Okuda, saç derisi yanmış ve saç uzamasına uygun olmayan kişiler için çözüm bulmaya çalışırken kendi yöntemi olan Delme Tekniğini ortaya çıkarmıştır fakat ne yazık ki, II.Dünya Savaşı'nın patlak vermesi ile Okuda'nın yöntemi, 2004'te yeniden keşfedilene kadar Japonya'nın dışına çıkamamıştır.

Dr. Okuda, saç ekiminin tarihi için büyük önem taşımaktadır. Okuda’nın saç ekimi tedavisine göre bu özel teknik ile saç kökleri içeren deri parçaları alınıp hasarlı bölgelerdeki küçük deliklere taşınarak tedavi sağlanmaktaydı. Deri greftleri iyileştikten sonra saç derisinin daha önce kel olan bölgelerinde saç üretmeye devam etmekteydi.

1950’lerde Saç Ekiminin Tarihi

1950'lerin başında, New Yorklu bir dermatolog olan Dr. Norman Orentreich, özellikle erkek tipi kelliği ve saç dökülmesini tedavi etmek için saç ekiminin tarihi ’nde tasarlanmış ilk saç ekimini gerçekleştirdi. Bununla birlikte Orentreich saç ekiminin geliştiğini ve kalıcı olduğunu denekler üzerinde göstermiştir.

Modern saç naklinde en başarılı sonuçları elde etmesine rağmen Dr. Norman Orentreich'in saç ekimi işlemlerinde 4mm uzunluğunda saç kökleri kullandığı için yeterince doğal saç görünüm vermiyordu. Bu da eski saç ekimi teknikleri nin yaygın bir şikayetlerinden biri olmaktaydı.

1970’lerde Saç Ekiminin Tarihi

El motorları ve aralıklı şablonlar dahil olmak üzere cerrahi enstrümantasyondaki gelişmeler, birden çok ve daha küçük (2-4 mm) dairesel kesimlerin tek bir yuvaya yerleştirilmesine izin vermiştir.

1980’lerde Saç Ekiminin Tarihi

1980'lerde saç ekimi yöntemlerinde büyük punch greftlerin yerini, dirençli alandan daha büyük saç şeritlerinin çıkarıldığı, minigreftler (saçın dolgunluğunu sağlayan) ve mikrograftlar (inceltilmiş bir saç çizgisi için) oluşturmak üzere kesildiği bir teknik almıştır.

80’lerin sonuna ve 90’ların başına gelindiğinde mikro-greft ve mini-greft kullanımı sayesinde saçlar daha doğal bir görünüm kazanmaktaydı. Ön saç çizgisini yumuşatmak için mikrogreft tekniği ve diğer bölgeler için minigreft yöntemi uygulanmaktaydı.

1990’larda Saç Ekiminin Tarihi

1990’larda saç ekiminin tarihi, FUT'un (Follicular Unit Transplantation) tanıtılmasıyla saç ekiminin geleceği için önemli ölçüde değişime girmiştir. Bu teknikte saç ekimi yapan cerrah, binlerce saç greftini tek bir seansta güvenli bir şekilde nakletmesine izin vererek işlemin kozmetik etkisini en üst düzeye çıkarır.

"Mega seanslar" adı verilen bir teknik olan çok fazla sayıda mini mikro greft kullanımı 1990'ların ortalarında popülerlik kazanmıştır.

Saç ekimleri seanslarının boyutunu artırmak, temelde daha küçük seanslarla aynı becerileri gerektirdiğinden, mini mikrografting tekniğinin mantıksal bir uzantısı olarak görülebilir. Bunun yanında mini mikrografting ile ilgili sorun, greft boyutlarının keyfi olması ve doğada meydana gelenleri taklit etmemesiydi. Ek olarak, mini mikrogreftleme tekniğinde, foliküler üniteler arasındaki cilt, gerekenden daha büyük alıcı bölge üzerinde daha büyük yaralar oluşturacak ve greft büyümesi gerektirecek şekilde kesilmemiştir.

FUT (Follicular Unit Transplantation) uygulama sanatı, 2003 yılında ilk FUE ameliyatıyla daha da geliştirilmiştir. FUE (Foliküler Ünite Ekstraksiyonu), tek tek saç köklerinin donör bölgeden çıkarılmasına ve saçsız bölgeye nakledilmesine izin verir. FUE saç ekimi tekniğinde herhangi bir komplikasyon yaşanmaz. Bu sebeple bu teknik günümüzde de en çok tercih edilen saç ekimi yöntemidir.

FUE yöntemi ile ilgili daha fazla bilgiye ulaşmak için bu konu hakkındaki içeriğimizi inceleyebilirsiniz.